Hz. Fatıma, bizlere yol ve yön gösteren örnek hanımlardan biridir. Örnek bir eş ve örnek bir anne olan Fatıma temel eğitimi babasından almıştır. O çocukları üzerinde hassasiyetle titreyen onları en güzel şekilde yetiştirmeye gayret eden biridir.
Çocuk eğitimi üzerinde titizlikle durmamız gereken bir konudur. Çocuk fıtrı olarak iyiliğe meyillidir ve biz ebeveynler bu konuda bir eğitmen gibi yaklaşırız. Atalarımız bu gerçeği " ağaç yaş iken eğilir" sözüyle ifade etmişlerdir. Çocuklara kişilik gelişiminin tamamlanmasından anne babanın büyük rolü vardır.
Hazreti Fatıma, çocuklarıyla ilişkilerinde sevgi, adalet, dürüstlük ve fedakarlığı dikkate almıştır. Çocuklarına şefkatle yaklaşmış ve onlara her konuda destek olmuştur. Babasından sevgi ve destekle beslenen Fatıma çocuklarına da aynı şekilde yaklaşmıştır. Hazreti Fatıma çocukları ile oyun oynardı. Çocuklarla birlikte oyun oynamanın onların oyunlarını ciddiye alıp onlarla oyun arkadaşlığı yapmanı çocuğun ruhsal gelişimine katkı yapar.
ÇOCUKLARIYLA OYUN OYNARDI
Hazreti Fatıma çocuklarıyla oyun oynar, onlarla arkadaşlık yapar ve hakkı tavsiye ederdi.
Bilindiği üzere, çocuk anne ve babasının kendisi ile oyun oynamasından hoşlanır ve kendine değer verildiğini hisseder. Oyunlar çocukların gelişim süreçlerine fayda getirmeli ve onlara hoşça vakit geçirmelerine yardımcı olmalıdır. Aynı zamanda oyun oynarken, çocukları eğitmek ve iyiliği empoze etmek gerekir.
Hz. Fatıma çocukları ile oynarken onlara şiirler söyler, bu şiirler vasıtasıyla çocuğa sorumluluk duygusu aşılardı. Hz. Hasan'la oynarken, onu havaya atıp tuttuğu ve bunu yaparken şu şiirsel ifadeleri söylediğini rivayet edilir.
"Hasan'ım! Baban gibi ol sen de
Büyü de, babana benze
Hakkı kurtar boynundaki urgandan
Rabbine ibadet ve şükürde bulun her zaman
O'dur bize bütün nimetleri bağışlayan
Zalimlerle dost olma, e mi Hasan'ım?"
ADALETİ GÖZETİRDİ
Hazreti Fatıma çocuklarıyla ilişkilerinde onlara adalet duygusunu geliştirecek yönlendirmeler yapak ve çocukları arasında ayrım yapmazdı. Zira kendisine adil davranılan çocuk ileriki yaşamında aynı şeyi kendi hayatına taşıyacak ve adil olacaktır. Adalet duygusu oldukça önemlidir. Anne babalar çocuklarına haklının yanında olmayı ve hakkı savunmayı öğretmelidirler. Hazreti Fatıma bu konuda oldukça titiz bir hanımdı. Hasan ile Hüseyin oynarken, onlara birbirlerini incitmemeye özen göstermeleri için tavsiyelerde bulunurdu. Çocuklara bir el yazısı yazmalarını isterdi. Çocuklar yazılarını annelerine getirir kimin yazısının daha güzel olduğunu sorarlar o da çocuklarını kırmaz, onları babalarına gönderirdi.
Bir rivayete göre, "Küçük yaşta olan Hz. Hasan'la Hz. Hüseyin güreşiyorlar, Peygamberimiz (as) bu güreşte Hz. Hasan'ın tarafını tutarak sürekli onu teşvik ediyordu. Bunu gören Hz. Fâtıma babası Allah Resulüne neden Hasan'ın tarafını tuttuğunu, sorduğunda Allah Resulü "Sen, dostum Cebrail'in Hüseyin'in tarafını tuttuğunu ve sürekli Hüseyin'i teşvik ettiğini görmüyor musun?" buyurdular, "Bu durumda bana da Hasan'ın tarafını tutmak düşer değil mi?" dedi.
Hz. Fatıma ve Peygamberimiz bu tavırları ile çocukları arasında adalet duygusunun zedelenmemesi için özel bir gayret göstermekte, ve evlatlarımıza adalet duygusunu kazandırma hassasiyetini bizlere öğretmektedir.
Hazreti Fatıma küçük yaşlarda çocuklarına Allah'a ibadet etmeyi öğretmiştir. Onları gece namazlarına dahi kaldırmış, namazlarını kaçırmamaları için tavsiyelerde bulunmuştur. Bilindiği üzere Hazreti Fatıma oruçlu oldukları bir günde hazırlanan iftar yemeklerini gelen bir fakire vererek kendilerin ogün sadece su ile iftar açmışlardır. Anne babanın çocuğun nazarındaki konumunu düşündüğümüzde Fatıma bu davranışıyla çocuklarına fedakarlığı öğretiyordu. O bir gece namazını kıldıkçan sonra ellerini açmış ve isim isim sayarak dostlarını komşularının isimlerini sayarak bunlar için dua etmiştir. Hatta Hazreti Hasan annesine "anne bize ne zaman dua edeceksin" demiş. Bunun üzerine Fatıma "Yavrucuğum, önce başkaları sonra ailemiz." dedi. O bu örnek davranışıyla çocuklarını İslami duyarlılığına teşvik ediyordu.
Bir gün Hz. Fatıma'nın tedirgin bir şekilde kapı ardında beklediğini gören Resulullah (s.a.) bunun nedenini sorar, Hazret-i Fâtıma "Çocuklar çıkalı epey oldu, hâlâ dönmediler" diyerek cevap verir ve tedirginliğini gizleyemez. Bunun üzerine Hz. Resulullah (s.a) hemen çocukları aramaya koyulur ve çok geçmeden onların Cebel Mağarası yakınlarında oynamakla meşgul olduklarını fark eder, ikisini de şefkatle okşayıp annelerine getirir"
Her anne gibi Hazreti Fatıma da çocuklarını canından çok severdi. Ama onlara İslam'ın penceresinden bakmayı öğretti ve çocuklarına sorumluluk duygusu verdi. Allah ondan razı olsun.
ÇOCUKLARA İYİLİĞİ ÖĞRETİNİZ
Hazreti Peygamber bir hadisinde "İyilik etmeleri için çocuklarınıza yardımcı olun. Her anne ve baba çocuklarının itaatsizliğine engel olabilir" Çocuğun fıtratındaki iyiliğin gelişmesine ve hayat bulmasına yardımcı olan anne baba onlarla sağlıklı ilişkiler kurabilir.
Bir gün Hazreti Peygamber şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun ahir zaman babalarına. Bunun üzerine sahabe sordu "yoksa müşrik mi olacaklar" dediler. Hazreti Peygamber şöyle uyurdu: Hayır Müslüman kalacaklar ama çocuklarına dini öğretmeyecek ve hatta çocukları dini öğrenmek istediklerinde onlara engel olacak ve onları dünya malı kazanmaya sevk edecekler. İşte ben böyle babalara uzağım onlar da benden uzaktırlar" buyurdu.
Hazreti Peygamber şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah, Kur'an okuyan her çocuğun anne ve babasının günahlarını bağışlar."
OBEZ ANNELERİN, OTİSTİK BEBEK SAHİBİ OLMA RİSKİ ÇOK FAZLA
Obez annelerin, otistik ya da diğer gelişim sorunları olan bebek sahibi olma riskinin iki kattan daha fazla olduğu belirlendi. California Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya yaşları 2 ile 5 arasında değişen 1000 çocuk katıldı. Çocukların üçte ikisinde otizm ya da diğer gelişim bozuklukları vardı. Normal gelişim gösteren diğer çocuklar ise çalışmaya kontrol grubu olarak katıldı. "Pediatrics" dergisinde yayımlanan araştırmada, aşırı kilolu ya da tip 2 diyabet, yüksek tansiyon ve gebelik diyabeti gibi kiloya bağlı rahatsızlıkları olan kadınların otistik bebek sahibi olma riskinin yaklaşık yüzde 70 olduğu belirlendi. Araştırmacılar, anneleri diyabet hastası olan otistik çocuklarda dil gelişim bozukluğunun da çok daha şiddetli olduğunu gözlediklerini söyledi. California Üniversitesi'nden Paula Krakowiak, annedeki diyabet hastalığı nedeniyle rahimdeki ceninin aşırı miktarda glikoza maruz kaldığını, bunun da normalden çok daha fazla oksijen kullanan metabolizmada değişikliğe yol açtığını söyledi. Oksijenin metabolizma tarafından tüketilmesi ise oksijensiz kalan beynin gelişimini etkiliyor.
M.ŞEVKET EYGİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder