18 Kasım 2012 Pazar

içimdeki çocuk...

yağmur yağıyor yedi tepeli şehrime

gözlerimde ki bulutları katıp damlalarına

amaçsızca yürüyorum sokaklar da

içimde ki çocuk kahırlar içinde / aldırmıyorum ..



hatta ölsün diye bekliyorum bir an önce !

ölsün ki son bulsun acıları sonra sessizce gömsünler boş bir mezara

sancılarını soğuk bir mermere kazıyıp

şiir tutan ellerine kalemini bıraksınlar ..



ardından !

hiç ama hiç kimse tek damla yaş dökmesin


ve



yağmurlu bir gece de ölmeli içimde ki çocuk

sadece gökyüzü ağlamalı

çisil çisil sonra da sağanak yağmurlarla


şiirler susmalı .. gri bulutlar şehrimi sarmalı

tarifsiz bir hüznün nağmeleri bir kemanın tellerinden

nota nota düşmeli ..

mavileri üşümeli ardından son kez

umutları soğuk kaldırmlara savrulup çiğnenmeli



deniz bir parça iyot kokusu bırakmalı kucağına

ay ışığını söndürmeli ..

sahnesi olmayan bu hayat oyunun da tek sırdaşı geceler !

yaşamın karelerinden silmeli tüm anılarını rüzgar keskin esmeli



haydi içimde ki çocuk vakit tamam



tek söz kalmadı söyleyecek …


ömrü saatlere sıkışmış kelebek telaşında

incinen bir hayatın yarası yüreğimizde



gitmek gerek …


Ümran Aydın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder